Çocuğun Anneden Alınıp Babaya Verilmesi Yargıtay Kararı ile ilgili olan bu içeriği inceleyebilirsiniz. Nafaka, çocuk DNA testi, çocuğun velayeti gibi hususları içeren bu yargıtay kararı içeriğini incelemenizin ardından herhangi bir sorunuz var ise sitede bulunan  Gülsün Hukuk Bürosu avukatlarının hizmet verdiği Whatsapp hattı üzerinden ulaşım sağlayabilirsiniz. Avukatlarımız başta Tokat ili olmak üzere birçok ilde sizlere ” boşanma davası ” alanında hizmetlerini sunmaktadır.

2. Hukuk Dairesi 2020/3424 E. , 2020/6492 K.

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından nafaka ve manevi tazminat miktarları ile kişisel ilişkinin süresi yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 16.12.2020 günü duruşmalı temyiz eden davalı … vekili Av. … ve karşı taraf temyiz eden davacı … vekili Av. … geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadının kusur belirlemesine yönelik istinaf talebi olmadığı halde davalı erkeğe bölge adliye mahkemesince “ Davalı kocanın davacı kadını doğum için hastaneye gidecekleri gün kolundan çekiştirmek suretiyle yere düşürdüğü ve doğum anında yanında olmadığı, doğacak çocuk için DNA testi yaptıracağını çevredeki bir çok kişiye söylemesi sonucu, kocanın bunu hangi amaçla söylerse söylesin etrafta eşi ile ilgili şüphelere yol açması” şeklindeki kusurların davalı erkeğe yüklenmesinin ve kadının kusurlu davranışlarından “Eşine hakaret etme” şeklindeki kusurlu davranışın çıkarılmasının doğru olmadığı, bölge adliye mahkemesince erkeğin kusura yönelik istinaf talebinde bulunması üzerine erkeğin kusurlu davranışlarından eşine “Tokat atma” kusurunun çıkarıldığı da nazara alındığında, yapılan yargılama ve toplanan delillere ve kadının istinaf edilmemekle kesinleşen kusurlu davranışlarına göre kadın ve babasının erkek ve yakınlarına hakaret ettiği, erkeğin ise eşine ve babasına hakaret ettiğinin, erkeğin hakaretlerinin söylendiği zaman, yer ve niteliği de nazara alındığında boşanmaya sebep olan olaylarda netice itibarıyla erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davacı kadının tüm, davalı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,

2- Davalı erkek; ziraat sektöründe çalışması sebebiyle Ağustos ayında zirai sezon olmadığından Ağustos ayı içinde yıllık izin kullanabildiğini, kişisel ilişkinin yaz döneminde Ağustos ayı içinde kurulması gerektiğini, bölge adliye mahkemesince Temmuz ayı içinde kişisel ilişki kurulmasının bu sebeple hatalı olduğunu, kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğunu belirterek temyiz itirazında bulunmuştur. Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan babanın işi gereği Temmuz aylarında tanınan kişisel ilişki süresinde ortak çocuğu fiilen görme olanağını bulamayacağı açıktır. Öyleyse baba ile ortak çocuk arasında babanın Ağustos ayında kişisel ilişki kurulmasına yönelik talebi de gözetilerek daha uygun bir zaman dilimini kapsayacak şekilde kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ayrıca davalı baba ile velayeti anneye bırakılan ortak çocuk arasında
mahkemece yaz ayında kurulan kişisel ilişki babalık duygularını tatmin edecek yeterlilikten uzaktır. Bu sebeple yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı ise de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir. (HMK m. 370)

SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 2-C bendinin çıkartılarak yerine 2-C bendi olarak “Müşterek çocuk Nisan Çisel Lisan’ın velayetinin davacı anneye verilmiş olması nedeniyle, ortak çocuk ile davalı baba arasında; her ayın 2. ve 4. haftası Cumartesi saat 10:00’dan Pazar saat 15:00’e kadar, dini bayramların ikinci günü saat 10:00 dan üçüncü günü saat 15:00′ e kadar, Sömestr tatillerinin ilk Cumartesi günü saat 10.00’dan 2.Cumartesi günü saat 17.00’ye kadar, her yıl 1 Ağustos saat 10.00’dan 30 Ağustos saat 17,00’ye kadar kişisel ilişki kurulmasına, bu tarihlerde müşterek çocuğun anneden alınıp babaya verilmesine, Bu şahsi ilişki kararının, karar kesinleşinceye kadar tedbiren de uygulanmasına bu tarih ve saatlerde müşterek çocuğun anneden alınıp babaya tedbiren şahsi ilişki için teslimine” yazılmak suretiyle DÜZELTİLEREK, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 3050 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, aşağıda yazılı harcın davacıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davalıya geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.12.2020 (Çar.)