Ücret (maaş) alacağı davası, işçiye işyerinde yapılan iş karşılığında ücreti ve ücrete eşlik eden diğer hakların ödenmesi için açılan davadır.
Ücret nedir?
İşçi ücreti, diğer bir deyişle işçi maaşı, 4857 sayılı Kanun’un 32-62. maddeleri arasında işçinin yerine getirdiği hizmet karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından ödenen para olarak tanımlanmaktadır.
Sözleşme, toplu iş sözleşmesi ve kanun hükümlerine göre hak ettiği tüm menfaatlerdir. Bu bağlamda, piyasa bu faydalar için ödeme yapmak zorunda değildir. Ücret (maaş) alacağı davası maaşın zamanaşımına uğraması ile birlikte açılabilir.
Ek Ücretler ve Ödemeler Nelerdir?
- İkramiye: İkramiye dini bayram ve milli bayramlar ile yılbaşı gibi özel günlerde ve dağıtılana kadar çalışanın borç ve sadakatinin karşılığı olarak ödenebilir. Çalışana ek ödeme yapma zorunluluğu yoktur. Buna istinaden ücret koşullarının istihdam veya toplu sözleşme şartlarına ve 6772 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerine göre belirlenmesi gerekmektedir. Daha az ikramiye ödemek için işverenin davası esas maaştan az gibi görünür ve fazla ikramiye hukuka aykırı bir dolandırıcılık olduğu için mahkeme nezdinde kabul edilmez. İşveren, iş sözleşmesinde ve toplu iş sözleşmesinde buna ilişkin bir hüküm bulunmadıkça, işçilere sigorta primi ödemekle yükümlü değildir.
- Prim: Çalışanın yaptığı veya doğumda devrettiği işin değerinin belirli bir yüzdesi veya belirli bir miktarı karşılığında aldığı sigortadır. Kârın devredilmemesi için temettüden ayrılır. Prim ücreti, sözleşmede açık hüküm bulunması halinde işveren tarafından da talep edilebilir.
- Kar payı: İşten elde edilen kârın çalışana yüzdesi tanımlanmalıdır. Bu durumda, temel maaş olabilir veya temel maaşa bağlanabilir. Kâr payı esas ücret ise işveren, ücreti sözleşmede belirtilen miktara, bu yapılmamışsa asgari ücrete kadar artırmak zorundadır.
- Yol ve yemek yardımları: Yol ve yemek yardımları, işveren tarafından ayni olarak ödenmedikçe, ücret sayılır. Öte yandan, istihdam yan hakları ücret olarak kabul edilmez.
- Asgari geçim indirimi: Yargıtay kararlarına göre geçim ödeneğinin maaşa eklenmesi kabul edilmektedir.
Ücret Ödemesi Nasıl Yapılmalıdır?
Ücretin “nakit” ve Türk Lirası olarak ödenmesi esası kabul edilmiştir. Ancak hizmet sözleşmesinde yabancılık unsuruna yer verilmesi halinde Borçlar Kanunu’nun 83. maddesine göre döviz (dolar, euro) ile ödeme yapılması da mümkün olabilir.
Buna rağmen işçinin maaşı, parayla ifade edilmeyen ancak parayla ölçülebilen özel yan haklarla da ödenebilir. Bu kapsamda ayni yardımlar, yakacak, temizlik, giyecek, barınma, taşıt, doğalgaz ve mazot gibi sosyal yardımları da kapsamaktadır.
Ücret Ne Zaman Ödenmelidir?
Ücretlerin ayda en az bir kez ödenmesine ve iş sözleşmesi veya toplu sözleşme ile bir haftaya indirilebileceğine dair bir hüküm bulunmaktadır. Buna göre, ödeme tarihinden itibaren 20 gün içinde ödeme yapılmalıdır. Bu bağlamda ödeme vadesinin genel olarak ödeme kapsamındaki tüm ekleri kapsadığını söylemek gerekir. İşverenin bu gibi etkenlere uymadığı taktirde ücret (maaş) alacağı davası açılabilir. Ücret (Maaş) Alacağı Davası ile alakalı merak ettiğiniz bazı bilgilere sitemizden erişin ve Tokat’taki avukatımızdan bilgi alın.