Tapu İptali ve Tescil Davaları Yargıtay Kararı ile ilgili bu içeriğimizi kurumsal web sitemizden hemen inceleyebilir ve özellikle TOKAT ili sınırları içerisindeki bu tür vasiyetname içeren davalarınızı kurumsal sitemizde yer alan avukatlarımızdan destek alarak çözüme kavuşturabilirsiniz.
1. Hukuk Dairesi 2019/4790 E. , 2021/3137 K.
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 82 yaşında olduğunu, davalı … ve dava dışı … eşinin ölümünden sonra yaşadığı acı günlerinde manevi destekleri ile kendisini mahçup hissettirdiklerini, duygu sömürüleri ile lehlerine vasiyetname düzenlediğini, ölümünden sonra mirasçıları ile ihtilafa düşebilecekleri, ölümüne kadar kendisine bakacakları telkini ile de 1632 parselde kayıtlı 1 nolu bağımsız bölümünün davalı …’a temlikinin sağlandığını, gerçek iradesinin ölünceye kadar bakım akdi olmasına rağmen hileli hareketlerle bağış suretiyle gerçekleştirildiğini, davalının devirden sonra ziyaretleri ve manevi desteğini kestiğini ileri sürerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı, davacıya baskı yapmadığı gibi herhangi bir vaatte de bulunmadığını, temlikin iradi olduğunu, dava konusu taşınmazın koşulsuz bağışlandığını, bağıştan rücu koşullarının da gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı davalı tarafın yaptığı istinaf başvurusu İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince esastan reddedilmiş, kararın davalı tarafça temyizi üzerine Dairece, “Somut olayda, davacının 1 nolu bağımsız bölümünü bağışlama iradesi ile 23.02.2015 tarihinde davalıya vasiyet ettiği, aynı iradenin 26.02.2015 tarihli resmi senede de yansıdığı, bu şekliyle temlikin iradi olduğu, tanık beyanları ile hile iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiş, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde mahkemece, hile iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 08.06.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat … ile temyiz edilen davalı vekili Avukat … geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 3.050.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 14.90. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 08/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.