Miras hukuku kapsamında, mirasçılık iki temel şekilde ortaya çıkmaktadır: yasal mirasçılık ve atanmış mirasçılık. Yasal mirasçılık, doğrudan kanundan kaynaklanırken (TMK m. 495-501), atanmış mirasçılık murisin iradesine dayanarak belirlenen mirasçılığı ifade eder.
Murisin, ölüme bağlı tasarruf şekillerinden biri olan vasiyetname ya da miras sözleşmesi ile terekesinin tamamını veya belirli bir oranını bir ya da birden fazla kişiye bırakma hakkı bulunmaktadır. Bu işleme mirasçı atama (nasbı), bu şekilde mirasçılık sıfatı kazanan kişiye ise atanmış mirasçı denir.
Buna karşılık, muris belirli bir malı, bir kişiye mirasçı olarak atamaksızın bırakıyorsa bu belirli mal bırakma vasiyeti olarak adlandırılır. Kendisine bu şekilde mal bırakılan kişi, vasiyet alacaklısı (musaleh) olarak kabul edilir.
Mirasçı Atanması ile Belirli Mal Vasiyeti Arasındaki Farklar
Bir ölüme bağlı tasarrufun mirasçı atanması mı yoksa belirli mal bırakma vasiyetini mi içerdiğini belirlerken murisin gerçek iradesi esas alınmaktadır. Bu tasarrufların açıkça “mirasçı atama” ya da “belirli mal vasiyeti” olduğu belirtilmemişse, murisin kullandığı kelimeler yorumlanarak bir sonuca varılır. Eğer terekenin tamamı veya belli bir oranı hak ve borçlarıyla birlikte bir kişiye bırakılmışsa, bu kişinin mirasçı atandığı kabul edilir. Ancak sadece belirli bir malın bırakılması söz konusuysa, bu durumda vasiyet alacaklısı olduğu kabul edilir.
Mirasçılık Belgesi ve İtiraz Süreci
Türk Medeni Kanunu’nun 598. maddesi, mirasçılık belgesi ile ilgili hükümleri içermektedir:
Birinci fıkra: Yasal mirasçılara verilecek mirasçılık belgesini düzenlemektedir.
İkinci fıkra: Atanmış mirasçılar ve vasiyet alacaklılarına mirasçılık belgesi verileceğini hükme bağlamaktadır.
Bu belge, mirasçı atamaya veya vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarrufun mirasçılar veya başka vasiyet alacaklıları tarafından bildirilmesini takiben bir ay içinde itiraz edilmemesi halinde sulh mahkemesince düzenlenir.
Mirasın paylaşımı, mirasçılık belgesinin alınması ve olası itiraz süreçlerinde hukuki destek almak, hak kayıplarını önlemek adına önemlidir. Bu nedenle, miras hukuku konusunda uzman bir avukata danışmak yararlı olacaktır.