İflasın Ertelenmesi Talebine Red Yargıtay Kararı ile ilgili detayların yer aldığı bu Yargıtay Kararı’nı Gülsün Hukuk Bürosu kurumsal web sitesinden hemen inceleyin ve benzer hususlar hakkında bilgi sahibi olabilmek için sitede bulunan whatsapp hattından uzman avukatlara ulaşın.
15. Hukuk Dairesi 2021/664 E. , 2021/1762 K.
MAHKEMESİ: …Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R –
Davacı vekili; davacı şirketin borçlarını ödeyemez duruma geldiğini, borca batık halde bulunduğunu, iflasın ertelenmesi halinde şirketin mali durumunda iyileşme meydana geleceğini, bununla ilgili projeyi sunduklarını, iflasın ertelenmesinin hem alacaklıların hem de şirketin menfaatine olduğunu ileri sürerek iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, şirketin borca batık durumda olduğu, sunulan iyileştirme projesinin gerçeklere uygun olmadığı, iflas erteleme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine davacı şirketin iflasına karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince; ilk derece mahkemesi kararının davacı vekiline 02/04/2018 tarihinde tebliğ edildiği, istinaf başvuru dilekçesinin ise 13/04/2018 tarihinde verildiği, istinaf başvuru süresi olan 10 günlük sürenin geçtiği, kanun ile belirlenen süreler kesin olup, mahkemece değiştirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun süresinde olmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin 26.02.2015 tarih ve 2013/3954 Başvuru sayılı kararında; ”Mahkemeye erişim hakkı adil yargılanma hakkının en temel unsurlarından biridir. Mahkemeye ulaşmayı aşırı derecede zorlaştıran ya da imkânsız hale getiren uygulamalar mahkemeye erişim hakkını ihlâl edebilir. Bununla birlikte dava açma ya da kanun yollarına başvuru için belli sürelerin öngörülmesi, bu süreler dava açmayı imkânsız kılacak ölçüde kısa olmadıkça hukuki belirlilik ilkesinin bir gereğidir ve mahkemeye erişim hakkına aykırılık oluşturmaz. Ne var ki öngörülen süre koşullarının açıkça hukuka aykırı olarak yanlış uygulanması ya da yanlış hesaplanması nedeniyle kişiler dava açma ya da kanun yollarına başvuru hakkını kullanamamışsa mahkemeye erişim hakkının ihlâl edildiğinin kabulü gerekir. (B. No: 2013/1718, 2/10/2013, § 27).Anayasa Mahkemesi, mahkemelerce kanun yolu sürelerinin yanlış yazılması nedeniyle tarafların yanıltılması halinde hak ihlalinin oluştuğuna karar vermekle birlikte tazminata ilişkin talepleri “Yargıtay tarafından hak ihlalinin bu aşamada giderilmesi mümkün bulunduğu” gerekçesiyle reddedilmektedir. Bu gerekçe mahkemeler tarafından kanun yolu bakımından yanıltılan tarafın belirlenen süre içinde Kanun yoluna başvurulduğu takdirde Yargıtay tarafından inceleme yapılmasının mümkün olduğuna işaret etmektedir. Bu nedenlerle kanun yolu denetimi yapan İstinaf mahkemeleri ve Yargıtay’ın, mahkemenin belirlediği sürede kanun yoluna başvurulması halinde istinaf incelemesi veya temyiz incelemesi yapması gerekir. Somut olayda, ilk derece mahkemesince, davanın reddine dair verilne kararın, davacı vekiline 02.04.2018 günü tebliğ edildiği ve vekil tarafından, istinaf yoluna başvurma dilekçesinin İİK’nın 308/a maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre geçirildikten sonra, fakat 2 haftalık süre içerisinde 13.04.2018 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararında, istinaf yoluna başvurma süresinin iki hafta olarak belirlendiği, genel hükümler çerçevesinde belirlenen ve kanunda yazılı olan bu sürenin, tarafların yanılmasına sebep olabilecek mahiyette bulunması nedeniyle, mahkemenin, tarafı kanun yolu süresi bakımından yanıltmış olması karşısında, davacı vekilinin istinaf isteminin süresinde olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulüyle … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin, istinaf isteminin süre yönünden reddine ilişkin kararının bozulmasına, istinaf incelemesi yapılmak üzere dosyanın …Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin, istinaf isteminin süre yönünden reddine ilişkin 22.01.2019 tarih ve 2018/1249 E, 2019/56 K. sayılı kararının BOZULMASINA, istinaf incelemesi yapılmak üzere dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 19.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.